Ders çalışırken müzik dinlemek kişiden kişiye tavsiye edilir veya tam zıttı olarak sessiz bir ortam tavsiye edilir. Sessiz ortamı tavsiye eden eğitmenler çoğunlukta olmasına rağmen, müzikle ders çalışılmasını tavsiye eden de hatırı sayılır bir eğitmen kitlesi vardır.
Konu hakkında yapılmış çalışmalara ise gelindiğinde neredeyse her araştırmacının üzerinde hemfikir olduğu bir konu var. Çalışmaya başlamadan önce müzik dinlemenin stresi ve depresyonu azaltıcı, belleği ve zihinsel beceriyi arttırıcı bir etkisi vardır. Çoğu araştırma çalışma esnasında müzik dinlemenin odaklanmayı ciddi anlamda zorlaştırdığından, insanın aynı anda iki farklı işi aynı verimde yapamadığı, sadece yapıldığı zannedildiği kanısına varılmıştır. Yani aslında ders çalışırken müzik dinlenmeye çalışınca harcanan enerjinin bir kısmı müzik dinlemeye ayrılır. Bu da verimi düşürür.
Bu araştırmaya karşı olarak ise Mozart Etkisi’ni savunan başka bir araştırma ekibi vardır. Mozart Etkisi, Mozart Dinlemenin IQ’yu geçici de olsa arttırdığını bununla da Mozart dinleyen öğrencilerin bilişsel becerilerinin daha da arttığı, daha da çok verim aldığını savunuyor. Bilimsel açıdan desteklenmediğinden kitlesinin de çok büyük olduğu söylenemez derecede. Ama müziksizde olmadığını düşünüyorsan Mozart Etkisi çok iyi bir tavsiye olarak geçebilir. Mozart da olmuyor ise sözsüz, modunu düşürecek yavaş veya aşırı yükseltecek kadar yüksek ritimde olmamalı. Çok yavaş müzikler yavaşlamaya, aşırı ritimli müzikler ise kısa sürede yorulmaya neden olabilir. Sonuç olarak, çalışırken müzik dinlemeyi büyük bir çoğunluk desteklemese de çalışmanın, kişiye özgü şekillenen bir ihtiyaç çerçevesinde döndüğü unutulmamalıdır.
Müzik dinlenirken verimin ve hızın düştüğü fark edilirse uzak durmak en iyi seçenektir. Bu durumlarda yine de dinlenmek isteniyor ise derse başlamadan hemen önce veya derse ara verdiğinde dinlenilir ise daha verimli olur.